Banka, Afrika ekonomisine ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı “Afrika’nın Nabzı” raporunu “Kapsayıcı Büyüme için Eğitimi Dönüştürmek” başlığıyla yayımladı. Raporda, Sahra Altı Afrika’daki ekonomik büyümenin “düşük viteste” kalmaya devam ettiği bildirildi.
Bankanın raporunda, Sahra Altı Afrika bölgesindeki ekonomik büyüme hızının, 2023’teki yüzde 2,4 seviyesinden özel tüketim ve yatırımdaki büyümenin etkisiyle bu yıl yüzde 3’e ve 2025 ile 2026’da yüzde 4’e çıkmasının beklendiği kaydedildi.
Dünya Bankası, nisan ayındaki tahminlerinde bölge ekonomisinin bu yıl yüzde 3,4 büyüyeceğini öngörmüştü.
Raporda, büyüme tahminindeki düşüşün Sudan’daki silahlı çatışmanın neden olduğu ekonomik faaliyetin çöküşünden kaynaklandığı ifade edilerek, çatışmanın devlet kapasitesinin yanı sıra fiziksel ve insan sermayesini yok ettiği, gıda güvenliği üzerinde olumsuz etkilere neden olduğu ve insanların zorunlu olarak yerinden edilmesine yol açtığı aktarıldı.
Azalan enflasyon ve iyi çıpalanan beklentilerin politika faizi indirimleri için gerekçeleri güçlendireceği belirtilen raporda, bölgede enflasyonun 2023’teki yüzde 7,1’den 2024’te yüzde 4,8’e gerilemesinin beklendiği kaydedildi.
Azalan küresel enflasyon ve güçlenen küresel faaliyetin bölgedeki büyümeyi desteklediğine dikkat çekilen raporda, ancak beklentilerin belirsizliğini koruduğu vurgulandı.
Artan borç yükünün mali konsolidasyondaki ilerlemeye zarar verdiğine işaret edilen raporda, çatışma ve iklim değişikliğinin bölgenin büyüme beklentilerini kısıtladığı aktarıldı.
Raporda, ekonomileri istikrara kavuşturmanın ve bölgenin büyüyen iş gücünün daha güçlü temel becerilerle ve pazara uygun uzmanlıkla donatılması için eğitimin dönüştürülmesinin kapsayıcı büyüme için önemli iki faktör olduğu ifade edildi.
Dünyanın en yoksul 26 ekonomisi 2006’dan bu yana hiç olmadığı kadar borçlu
Öte yandan Dünya Bankası tarafından dün yayımlanan bir başka raporda, en yoksul ekonomilerin son 20 yılın en zorlu koşullarıyla karşı karşıya olduğu aktarıldı.
“Düşük Gelirli Ülkelerdeki Mali Kırılganlıklar” raporunda, günde 2,15 dolardan az gelirle yaşayan insanların yaklaşık yüzde 40’ına ev sahipliği yapan dünyanın en yoksul 26 ekonomisinin, 2006’dan bu yana hiç olmadığı kadar borçlu ve doğal afetler ile diğer şoklara karşı giderek daha savunmasız hale geldiği bildirildi.
Raporda, dünyanın geri kalanı büyük ölçüde toparlanmış olsa da bu ekonomilerin bugün ortalama Kovid-19 salgını öncesine göre daha fakir olduğu kaydedildi.
Bu ekonomilerin neredeyse yarısının ya borç sıkıntısı içinde ya da yüksek borç riski altında bulunduğu belirtilen raporda, kamu borcunun GSYH’ye oranının ortalama yüzde 72 ile 18 yılın zirvesinde olduğu vurgulandı.